SEVDİĞİM TÜM ERKEKLERE
(TO ALL THE BOYS I'VE LOVED BEFORE)
İzlediğim bir diğer film Türkçe karşılığıyla Sevdiğim Tüm Erkeklere. Yine bir Netflix filmi... Yine fragmanını zorla Youtube üzerinden izlemek zorunda kaldığımız için görmekten bıktığımız kitaptan uyarlama bir film...
Beni bu filmi izlemeye iten ilk sebep arkadaşlar tahmin edersiniz ki Noah Centineo. :D Sierra Burgess is A Big Loser'ı izledikten sonra Noah Centineo'yu araştırmaya başladım ve oynadığı yapımlar arasında bu filmi de gördüm. Zaten reklamlarından da aşikar olmam sebebiyle başlattım filmi.
Bu filmde dikkatimi ilk çeken şey kesinlikle filmin adı. Sanki çok intihar mektubu yazmış gibi değil mi ya? Bana bu isim 13 Reasons Why'ı anımsatıyor. Ama o diziyle en ufak bir alakası yok. Sevdiğim Tüm Erkeklere afişinden de anlayabildiğimiz gibi tamamen pembe, cıvıl cıvıl, tatlı mı tatlı bir genç kız dünyası. Eğer liseye geçmek üzereyseniz ya da lisede okuyorsanız yaş olarak çoğunlukla size hitap ediyor diyebilirim. Ama uyarmalıyım ki şu anda ortaokuldaysanız lise GERÇEKTEN filmlerde gördüğünüz bir ortam değil arkadaşlar. Tabii ki her okul aynıdır diyemem ama beklentinizi çok yüksek tutmamanızı önerebilirim. Çünkü lise dediğimiz yer bu kadar "tatlı" bir yer değil. Sınavlardan, bol çalkantılı arkadaşlık ilişkilerinden, sivilcelerden, kalorifer yanı kapma yarışlarından, derste uyuyarak o günkü uyku ihtiyacını almaya çalışmaktan, yorgunluktan duş bile alamamaktan, tost hamburger yemekten bir ton kilo almaktan ibaret bir yer. Gözünüzü korkutmak istemiyorum çünkü tüm bunlara rağmen en saçma lise fotoğraflarınıza bile yıllar sonra büyük bir gülümsemeyle bakıp biz resmen sınıfça aileymişiz nasıl bu kadar çılgınca şeyleri o kadar kişinin arasında yapmışım ki diyebileceğiniz ve hayatınızın belki de en güzel yılları olacak olan üniversite döneminize geçebilmeniz için bir şekilde atlatmanız gereken bir dönem. Evet arkadaşlar, "Üniversite daha iyi abi ya"cılardanım.
Her şey işte gördüğünüz bu gif yüzünden başlıyor. Beş ayrı dönemde beş farklı erkeğe Lara Jean (Lana Condor) tarafından yazılmış beş adet mektup. Mektuplar imzalanmış, zarfa yerleştirilmiş, adresleri yazılmış bir şekilde kutuda bekliyor. Bilinmeyen bir kişi tarafından birdenbire mektuplar sahiplerine gönderiliyor ve Lara Jean için yepyeni bir serüven başlıyor. Aşkı ilk kez tadan genç kızımız kendini belirsizliğin içinde buluyor.
Sierra Burgess is A Big Loser'ı ve To All Boys I've Loved Before'u izlemiş biri olarak bu filmi daha fazla sevdiğimi söyleyebilirim. Konu itibariyle beni daha fazla çekti ve karakterler açısından da daha doluydu diyebilirim. Aynı zamanda bana göre bu da çıtır çerezlik, battaniyenizi çekip bir şeyler yerken soğuk sonbahar günlerinde izleyebileceğiniz sıcak bir film.
Ha bu arada 19 yaşında Lara Jean'ın mektup taktiğini denesem sizce de çok çocuksu kaçar mı? Hahahahaha.